Ana içeriğe atla
Image
Manşet Yatay Görseli
Share

Mültecilere Çalışma Hakkı Yönetmeliği Resmi Gazete'de Yayınlandı

Halkların Köprüsü Derneği İstanbul Temsilcisi avukat Gülsüm Karacan, mültecilerin çalışmalarına dair usul ve esasları belirleyen yönetmeliğin sevindirici olduğunu söylerken uygulamanın da takibinin gerekliliğine işaret etti.

İçerik Alınlık Resmi

Halkların Köprüsü Derneği İstanbul Temsilcisi avukat Gülsüm Karacan, mültecilerin çalışmalarına dair usul ve esasları belirleyen yönetmeliğin sevindirici olduğunu söylerken uygulamanın da takibinin gerekliliğine işaret etti.

Mültecilerin çalışmaların dair usul ve esasları belirleyen yönetmelik Resmi Gazete’de yayınlandı.

“Uluslararası Koruma Başvuru Sahibi Ve Uluslararası Koruma Statüsü Sahibi Kişilerin Çalışmasına Dair Yönetmelik” çalışma koşullarını, çalışma izni başvurularını, başvuru usullerini düzenliyor.

Yönetmelik 6458 sayılı Yabancılar ve Uluslararası Koruma Kanunu uyarınca başvuru sahibi, mülteci, şartlı mülteci, ikincil koruma statüsü sahibi sayılan herkesi kapsıyor.

Yönetmeliğe göre mülteci veya ikincil koruma statüsü sahibi kişiler statü almasından itibaren bağımlı veya bağımsız olarak çalışabilir. Çalışmaya başlamadan önce çalışma izni alma yükümlülüğü var. Başvurusu uygun görülenlere çalışma iznini Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı verecek.

bianet’e konuşan Halkların Köprüsü Derneği İstanbul Temsilcisi, avukat Gülsüm Karacan yönetmeliği olumlu gördüğünü söyledi, uygulamaya geçişinde de çaba gösterilmesi gerektiğine işaret etti.

Yönetmelik ne diyor? 

UNHCR verilerine göre 31 Mart 2016 tarihine göre Türkiye’deki toplam mülteci sayısı 3 milyon 14 bin 634. 2 milyon 749 bin 140 Suriyeli, 103 bin 221 Afganistanlı, 25 bin 851 İranlı, 122 bin 777 Iraklı,4 bin 20 Somalili.

Yönetmeliğe göre başvuru sahibi ile şartlı mülteciler, yetkili makamlardan alacakları kimlik belgeleri ile çalışma iznine başvuracak. Çalışma izni başvurusu uluslararası koruma başvurusu tarihinden altı ay sonra yapılabilecek.

Çalışma izni başvuruları e-Devlet üzerinden Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’na yapılacak.  

Çalışma izni başvurularının değerlendirilmesinde “Yabancıların Çalışma İzinleri Hakkında Kanunun Uygulama Yönetmeliğinde” belirlenen esaslar dâhilinde Bakanlıkça belirlenecek değerlendirme kriterleri uygulanacak.

Belirli bir ilde ikamet etme yükümlülüğü getirilen başvuru sahibi ve şartlı mültecinin, bu il sınırları dışında çalışma izni almak için yaptığı başvurular, İçişleri Bakanlığının görüşü alınarak sonuçlandırılacak.

Yönetmelik çalışma izni başvurularının reddi, çalışma izninin iptali ve geçersiz hale getirilmesi gibi durumları da düzenliyor.

“Kapsamı geniş, sevindirici”

Karacan, yönetmeliğin hızlı şekilde hazırlanmasının sevindirici olduğunu söyledi.

“Avrupa Birliği ile yapılan anlaşma doğrultusunda, Batı’nın da yönlendirilmesiyle çıktığını düşündüğümüz bir yönetmelik.

“15 Ocak’ta yürürlüğe giren bir yönetmelik daha vardı, o yalnızca Suriyelileri kapsıyordu. Bu yönetmeliğin en çarpıcı farkı sadece Suriyelileri değil çok geniş bir kitleyi kapsaması.

“Burada yıllarca başvuru yapıp da sonuç bekleyen ve bu süreçte çalışmadan yaşamak zorunda kalan bir sürü insanı da kapsıyor. Yönetmeliği olumlu görüyorum.”

“Yönetmeliği yaptık oldu derseniz beklenen fayda sağlanmaz”

Karacan, yönetmeliğin uygulamaya geçişinde de çaba harcanması gerektiğine dikkat çekti.

“Hayatın bir kaydi kısmı bir de fiili kısmı var. Kaydi kısmını içeren böyle bir mevzuat oluşturtulmuş olması bizim için sevindirici.

“Fiilen Türkiye Cumhuriyeti vatandaşları olarak da iş hayatında zorluklar yaşıyoruz. Bu zorlukların içine bu insanlar da dahil olacaklar.

“Fiilen yönetmeliğin bunun yaşama gerilemesi için çaba gösterilmesi gerekiliyor. Çaba göstermeyi gerektiren bir alan. ‘Yönetmeliği yaptık, oldu’ şekilden bırakılırsa beklenen fayda ulaşılmaz.”

“Uygulamanın takibine devam edilmeli”

Mültecilerin pek çok alanda başvurularda dil sorunu ile karşılaştığını, e-devlet başvurusunda da benzer sorunların olabileceğini, belirli bir ilde ikamet etme yükümlülüğünü soruyoruz.

Karacan, zorlukların başından beri olduğunu belirtiyor, uygulamanın bu sorunların aşılmasındaki önemine dikkat çekiyor:

“Kolaylaştırıcı uygulamalar hayatın içinde yaşanır, yönetmeliğe yazmaya gerek yok. Hayatı kolaylaştırma derdiniz varsa sadece yönetmelik yaptık oldu şeklinde bırakmaz, uygulamaya ilişkin çalışmalar ve takibe devam edersiniz.

“Hakkın değerlendirilmesi, kabulü, iptali idarenin vereceği takdiri kararlara bağlı. Çalışma hakkı idarenin ağzından çıkacak karar bağlı. Ancak en azından hukuki olarak bir metin oluşturulmuş durumda.” 

İkincil koruma statü sahibi

(6458 sayılı kanun / Madde 63) Mülteci veya şartlı mülteci olarak nitelendirilemeyen, ancak menşe ülkesine veya ikamet ülkesine geri gönderildiği takdirde;

a) Ölüm cezasına mahkûm olacak veya ölüm cezası infaz edilecek,

b) İşkenceye, insanlık dışı ya da onur kırıcı ceza veya muameleye maruz kalacak,

c) Uluslararası veya ülke genelindeki silahlı çatışma durumlarında, ayrım gözetmeyen şiddet hareketleri nedeniyle şahsına yönelik ciddi tehditle karşılaşacak, olması nedeniyle menşe ülkesinin veya ikamet ülkesinin korumasından yararlanamayan veya söz konusu tehdit nedeniyle yararlanmak istemeyen yabancı ya da vatansız kişiye, statü belirleme işlemleri sonrasında ikincil koruma statüsü verilir.

Mülteci

(6458 sayılı kanun / Madde 61) Avrupa ülkelerinde meydana gelen olaylar nedeniyle; ırkı, dini, tabiiyeti, belli bir toplumsal gruba mensubiyeti veya siyasi düşüncelerinden dolayı zulme uğrayacağından haklı sebeplerle korktuğu için vatandaşı olduğu ülkenin dışında bulunan ve bu ülkenin korumasından yararlanamayan ya da söz konusu korku nedeniyle yararlanmak istemeyen yabancıya veya bu tür olaylar sonucu önceden yaşadığı ikamet ülkesinin dışında bulunan, oraya dönemeyen veya söz konusu korku nedeniyle dönmek istemeyen vatansız kişiye statü belirleme işlemleri sonrasında mülteci statüsü verilir.

Şartlı mülteci

(6458 sayılı kanun / Madde  62 Avrupa ülkeleri dışında meydana gelen olaylar sebebiyle; ırkı, dini, tabiiyeti, belli bir toplumsal gruba mensubiyeti veya siyasi düşüncelerinden dolayı zulme uğrayacağından haklı sebeplerle korktuğu için vatandaşı olduğu ülkenin dışında bulunan ve bu ülkenin korumasından yararlanamayan, ya da söz konusu korku nedeniyle yararlanmak istemeyen yabancıya veya bu tür olaylar sonucu önceden yaşadığı ikamet ülkesinin dışında bulunan, oraya dönemeyen veya söz konusu korku nedeniyle dönmek istemeyen vatansız kişiye statü belirleme işlemleri sonrasında şartlı mülteci statüsü verilir. Üçüncü ülkeye yerleştirilinceye kadar, şartlı mültecinin Türkiye’de kalmasına izin verilir.

Başvuru sahibi

Uluslararası koruma talebinde bulunan ve henüz başvurusu hakkında son karar verilmemiş olan kişi. (BK)

Mültecilerin çalışmaların dair usul ve esasları belirleyen yönetmelik Resmi Gazete’de yayınlandı.

“Uluslararası Koruma Başvuru Sahibi Ve Uluslararası Koruma Statüsü Sahibi Kişilerin Çalışmasına Dair Yönetmelik” çalışma koşullarını, çalışma izni başvurularını, başvuru usullerini düzenliyor.

Yönetmelik 6458 sayılı Yabancılar ve Uluslararası Koruma Kanunu uyarınca başvuru sahibi, mülteci, şartlı mülteci, ikincil koruma statüsü sahibi sayılan herkesi kapsıyor.

Yönetmeliğe göre mülteci veya ikincil koruma statüsü sahibi kişiler statü almasından itibaren bağımlı veya bağımsız olarak çalışabilir. Çalışmaya başlamadan önce çalışma izni alma yükümlülüğü var. Başvurusu uygun görülenlere çalışma iznini Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı verecek.

bianet’e konuşan Halkların Köprüsü Derneği İstanbul Temsilcisi, avukat Gülsüm Karacan yönetmeliği olumlu gördüğünü söyledi, uygulamaya geçişinde de çaba gösterilmesi gerektiğine işaret etti.

Yönetmelik ne diyor? 

UNHCR verilerine göre 31 Mart 2016 tarihine göre Türkiye’deki toplam mülteci sayısı 3 milyon 14 bin 634. 2 milyon 749 bin 140 Suriyeli, 103 bin 221 Afganistanlı, 25 bin 851 İranlı, 122 bin 777 Iraklı,4 bin 20 Somalili.

Yönetmeliğe göre başvuru sahibi ile şartlı mülteciler, yetkili makamlardan alacakları kimlik belgeleri ile çalışma iznine başvuracak. Çalışma izni başvurusu uluslararası koruma başvurusu tarihinden altı ay sonra yapılabilecek.

Çalışma izni başvuruları e-Devlet üzerinden Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’na yapılacak.  

Çalışma izni başvurularının değerlendirilmesinde “Yabancıların Çalışma İzinleri Hakkında Kanunun Uygulama Yönetmeliğinde” belirlenen esaslar dâhilinde Bakanlıkça belirlenecek değerlendirme kriterleri uygulanacak.

Belirli bir ilde ikamet etme yükümlülüğü getirilen başvuru sahibi ve şartlı mültecinin, bu il sınırları dışında çalışma izni almak için yaptığı başvurular, İçişleri Bakanlığının görüşü alınarak sonuçlandırılacak.

Yönetmelik çalışma izni başvurularının reddi, çalışma izninin iptali ve geçersiz hale getirilmesi gibi durumları da düzenliyor.

“Kapsamı geniş, sevindirici”

Karacan, yönetmeliğin hızlı şekilde hazırlanmasının sevindirici olduğunu söyledi.

“Avrupa Birliği ile yapılan anlaşma doğrultusunda, Batı’nın da yönlendirilmesiyle çıktığını düşündüğümüz bir yönetmelik.

“15 Ocak’ta yürürlüğe giren bir yönetmelik daha vardı, o yalnızca Suriyelileri kapsıyordu. Bu yönetmeliğin en çarpıcı farkı sadece Suriyelileri değil çok geniş bir kitleyi kapsaması.

“Burada yıllarca başvuru yapıp da sonuç bekleyen ve bu süreçte çalışmadan yaşamak zorunda kalan bir sürü insanı da kapsıyor. Yönetmeliği olumlu görüyorum.”

“Yönetmeliği yaptık oldu derseniz beklenen fayda sağlanmaz”

Karacan, yönetmeliğin uygulamaya geçişinde de çaba harcanması gerektiğine dikkat çekti.

“Hayatın bir kaydi kısmı bir de fiili kısmı var. Kaydi kısmını içeren böyle bir mevzuat oluşturtulmuş olması bizim için sevindirici.

“Fiilen Türkiye Cumhuriyeti vatandaşları olarak da iş hayatında zorluklar yaşıyoruz. Bu zorlukların içine bu insanlar da dahil olacaklar.

“Fiilen yönetmeliğin bunun yaşama gerilemesi için çaba gösterilmesi gerekiliyor. Çaba göstermeyi gerektiren bir alan. ‘Yönetmeliği yaptık, oldu’ şekilden bırakılırsa beklenen fayda ulaşılmaz.”

“Uygulamanın takibine devam edilmeli”

Mültecilerin pek çok alanda başvurularda dil sorunu ile karşılaştığını, e-devlet başvurusunda da benzer sorunların olabileceğini, belirli bir ilde ikamet etme yükümlülüğünü soruyoruz.

Karacan, zorlukların başından beri olduğunu belirtiyor, uygulamanın bu sorunların aşılmasındaki önemine dikkat çekiyor:

“Kolaylaştırıcı uygulamalar hayatın içinde yaşanır, yönetmeliğe yazmaya gerek yok. Hayatı kolaylaştırma derdiniz varsa sadece yönetmelik yaptık oldu şeklinde bırakmaz, uygulamaya ilişkin çalışmalar ve takibe devam edersiniz.

“Hakkın değerlendirilmesi, kabulü, iptali idarenin vereceği takdiri kararlara bağlı. Çalışma hakkı idarenin ağzından çıkacak karar bağlı. Ancak en azından hukuki olarak bir metin oluşturulmuş durumda.” 

İkincil koruma statü sahibi

(6458 sayılı kanun / Madde 63) Mülteci veya şartlı mülteci olarak nitelendirilemeyen, ancak menşe ülkesine veya ikamet ülkesine geri gönderildiği takdirde;

a) Ölüm cezasına mahkûm olacak veya ölüm cezası infaz edilecek,

b) İşkenceye, insanlık dışı ya da onur kırıcı ceza veya muameleye maruz kalacak,

c) Uluslararası veya ülke genelindeki silahlı çatışma durumlarında, ayrım gözetmeyen şiddet hareketleri nedeniyle şahsına yönelik ciddi tehditle karşılaşacak, olması nedeniyle menşe ülkesinin veya ikamet ülkesinin korumasından yararlanamayan veya söz konusu tehdit nedeniyle yararlanmak istemeyen yabancı ya da vatansız kişiye, statü belirleme işlemleri sonrasında ikincil koruma statüsü verilir.

Mülteci

(6458 sayılı kanun / Madde 61) Avrupa ülkelerinde meydana gelen olaylar nedeniyle; ırkı, dini, tabiiyeti, belli bir toplumsal gruba mensubiyeti veya siyasi düşüncelerinden dolayı zulme uğrayacağından haklı sebeplerle korktuğu için vatandaşı olduğu ülkenin dışında bulunan ve bu ülkenin korumasından yararlanamayan ya da söz konusu korku nedeniyle yararlanmak istemeyen yabancıya veya bu tür olaylar sonucu önceden yaşadığı ikamet ülkesinin dışında bulunan, oraya dönemeyen veya söz konusu korku nedeniyle dönmek istemeyen vatansız kişiye statü belirleme işlemleri sonrasında mülteci statüsü verilir.

Şartlı mülteci

(6458 sayılı kanun / Madde  62 Avrupa ülkeleri dışında meydana gelen olaylar sebebiyle; ırkı, dini, tabiiyeti, belli bir toplumsal gruba mensubiyeti veya siyasi düşüncelerinden dolayı zulme uğrayacağından haklı sebeplerle korktuğu için vatandaşı olduğu ülkenin dışında bulunan ve bu ülkenin korumasından yararlanamayan, ya da söz konusu korku nedeniyle yararlanmak istemeyen yabancıya veya bu tür olaylar sonucu önceden yaşadığı ikamet ülkesinin dışında bulunan, oraya dönemeyen veya söz konusu korku nedeniyle dönmek istemeyen vatansız kişiye statü belirleme işlemleri sonrasında şartlı mülteci statüsü verilir. Üçüncü ülkeye yerleştirilinceye kadar, şartlı mültecinin Türkiye’de kalmasına izin verilir.

Başvuru sahibi

Uluslararası koruma talebinde bulunan ve henüz başvurusu hakkında son karar verilmemiş olan kişi. (BK)

Beyza Kural, bianet

Share
İlgili Eğitim