Skip to main content
Image
Manşet Yatay Görseli
Share

Kadınlar Lübnan’da barış için pedallayacak

Ortadoğu’daki çatışma ortamına dikkat çekmeyi amaçlayan Follow The Women (Kadınları Takip Et-Kadınlar Barış İçin Pedal Çeviriyor) bisiklet turu, bu sene 30 Eylül-7 Ekim tarihleri arasında Lübnan’da düzenleniyor. Farklı coğrafyalardan bir araya gelen kadınlar, tur boyunca barış için pedallayacak.

İçerik Alınlık Resmi

Ortadoğu’daki çatışma ortamına dikkat çekmeyi amaçlayan Follow The Women (Kadınları Takip Et-Kadınlar Barış İçin Pedal Çeviriyor) bisiklet turu, bu sene 30 Eylül-7 Ekim tarihleri arasında Lübnan’da düzenleniyor. Farklı coğrafyalardan bir araya gelen kadınlar, tur boyunca barış için pedallayacak.

Haber fotoğrafı

İlki 2004 yılında gerçekleştirilen Follow the Women Bisiklet Turu, 8 yıl aradan sonra tekrar düzenleniyor. 1 hafta sürecek olan programa katılan kadınlar, iki teker üstünde günde ortalama 40 km yol yapacak. Tur kapsamında Suriyeli ve Filistinli mültecilerin kaldıkları kamplar ve sivil toplum örgütleri ziyaret edilecek. Kadınlar, barış için pedal çevirmeye Beyrut’tan başlayacak ve bir hafta boyunca şu rotayı izleyecek: Trablus, Jounieh, Jezzine, Ansar, Sur, Biblos, Sayda ve Bekaa Vadisi.

Önceki yıllarda Lübnan, Suriye, Ürdün ve Filistin’i içine alan bir rotada gerçekleştirilen bisiklet turu, Suriye Savaşı sebebiyle bu yıl ana rotada yapılamıyor. Ortak noktası barış olan kadınların bir araya gelerek oluşturduğu tur, uluslararası bir kadın dayanışmasıyla Ortadoğu’daki çatışma ortamının kadın ve çocuklar üzerindeki etkilerini dünya kamuoyuna duyurmayı amaçlıyor.

Haber fotoğrafı

‘ÇOK UMUTLU BİR ŞEKİLDE EVE DÖNMÜŞTÜK’

2008, 2009 ve 2013 yıllarında Follow The Women’ın Türkiye Koordinatörlüğünü yapan Zeynep Korkunc, deneyimini Gazete Duvar’la paylaştı. Tura ilk kez 2005 yılında katılan Korkunc, o dönemi şöyle anlatıyor:

“Duyuruyu internette gördüm ve başvurdum. O dönemde üniversiteden mezun olmak üzereydim ve duyuru beni çok heyecanlandırdı. 2004 yılındaki Ortadoğu ile şu anki Ortadoğu çok farklı tabii ki. Rotamız o zamanki koşullar el verdiği için Lübnan, Suriye, Ürdün ve Filistin olmak üzere 4 ülkeyi kapsıyordu. Daha sonra savaş sebebiyle Suriye’ye gidilememeye başlandı. Oraya giden ve sürüşe katılan herkes için Suriye’de savaş çıkması çok ilginç oldu. Ben hâlâ inanamıyorum mesela; çünkü her şey çok normal görünüyordu. Savaştan sonra hepimiz bir ümitsizliğe kapıldık açıkçası. Sadece Ortadoğu için değil, Türkiye için de. Türkiye Batı ile Ortadoğu arasında bir yerde, ne tam Ortadoğu ne tam Batı. Elbette bir şeyleri yeniden inşa etmeye çalışmak gerekiyor, bu yüzden sürüş yine çok güzel bir şey yapıyor.

“O zamanlar Türkiye’nin Ortadoğu’dan biraz daha bihaber olduğu bir dönemdi. Bu yüzden o coğrafyaya gitmek benim için çok heyecan vericiydi. Mülteci kamplarını ziyaret etmek, o bölge ile ilgili inanılmaz bilgiler veriyordu. Yanlış bildiğimiz ya da hiç bilmediğimiz birçok şey çıktı karşımıza. Ortadoğu çok gitmediğimiz ve görmediğimiz bir coğrafya. Genel olarak öğrenciler değişim programları için Batı’ya gidiyorlar. Oradaki insanlarla tanışmak çok ilginçti. İnanılmaz bir öğrenmeydi benim için, inanılmaz güzel bir deneyimdi. Çok umutlu bir şekilde dönmüştük evimize. O zamanki enerji çok güzeldi. İnsanların bizi karşılaması, karışıklık ve savaş durumuna rağmen bir yandan hayatın devam ediyor olması… Bunlar çok güzeldi.”

‘SAVAŞ GERÇEĞİYLE İLK KEZ YÜZLEŞTİĞİM YER, BEYRUT’TU’

Bu sene iş dolayısıyla tura katılamayacağını söyleyen Zeynep Korkunc, ana rotanın yapılabildiği yıllarda en çok Beyrut’tan etkilenmiş. Bunun nedenini şöyle anlatıyor:

Follow The Women’a 2013 yılında katılan Lübnanlı Wiam Younes (en sağdaki), “Hayatımdaki en unutulmaz deneyimlerdendi. Dünyanın dört bir yanından yeni arkadaşlar edindim.” diyor.
Follow The Women’a 2013 yılında katılan Lübnanlı Wiam Younes (en sağdaki), “Hayatımdaki en unutulmaz deneyimlerdendi. Dünyanın dört bir yanından yeni arkadaşlar edindim.” diyor.
“Lübnan’dan çok etkilenmiştim; özellikle de Beyrut’tan. İç savaş sürecinden geçmiş korkudan beslenmiş bir şehir. Ama buna rağmen çok hayat dolu, hâlâ çok canlı ve üretken bir yer. Benim ilk defa bir savaş gerçeğiyle yüzleştiğim yer, Beyrut’tu. O yüzden çok ayrı ve çok öğreticiydi. Beyrut’un enerjisinden çok etkilendim. O sene (2005) first ladydiler Suriye’de, Ürdün’de ve Lübnan’da sürüşe destek oldular ve hatta bizzat sürüşe geldiler.”

2013’TE BAE’DE SEMBOLİK SÜRÜŞ

2009’dan sonra kesintiye uğrayan Follow The Women, 2013 yılında Birleşik Arap Emirlikleri’nde yapılan sembolik bir sürüşle devam ettirilmiş. BAE’deki bir sivil toplum örgütü tarafından organize edilen sürüşe Lübnan’dan katılan Wiam Younes, “Bu harika proje dünyanın dört bir yanından gelen kadınların barışı konuşmasını ve barış için bir şeyler yapmasını sağlıyor. Ortadoğu’da özellikle ihtiyacımız olan şey de bu.” diyor.

Follow The Women bu sene daha dar bir rotada yapılsa da kadınlar, barışı konuşmaya ve barışa giden yollara pedallamaya devam ediyor.

Gazete Duvar - Aynur Tekin

İlgili Dosyalar:

  1. Haber fotoğrafı [JPG] [51.31K]
  2. Haber fotoğrafı [JPG] [99.25K]
Share
İlgili Eğitim