
Tarım arazilerinin tahrip edildiğini, balıkçılık alanlarının erişime kapatıldığını, fırınların ve mutfaklarının kapandığını, gıda stoklarının tükendiğini, kıtlığa bağlı ölümlerin başladığını, hastanelerde kan stoklarının tükendiğini ve yaralıların hayatta kalmak için ihtiyaç duydukları suya dahi ulaşamadığını, Gazze’ye girmeye hazır halde bekleyen 3.000’den fazla yardım tırına ve 116.000 ton gıdaya İsrail’in engel olduğunu ve bu engellemenin hem uluslararası hukukun temel ilkelerine hem de Uluslararası Adalet Divanı’nın Güney Afrika-İsrail davasındaki bağlayıcı kararlarına açıkça aykırı olduğunu tespit eden çağrı, yardım konvoyları için acilen diplomatik bir misyon oluşturulmasını talep ediyor.
Metne imza vermek isteyen sivil toplum örgütleri [email protected] adresi ile iletişime geçebilir.
UNICEF ve OCHA, uluslararası toplumu acilen harekete geçmeye çağırıyor:
"Gazze'de tarım arazileri tahrip edildi, balıkçılık alanları yasaklandı, fırınlar ve topluluk mutfakları kapanıyor, gıda stokları tükendi ve insanlar acımasız bombardıman altında su için kavga ediyor. Çocuklar “aç karnına yatıyor.” İki yaşın altındaki çocukların ve emziren annelerin %92'si yeterli besin alamıyor. Hastanelerde kan stokları tükendi ve patlamalarda yaralananlar yaşamak için ihtiyaç duydukları suya ulaşamıyor. Kıtlık nedeniyle ölümler şimdiden başladı ve koşullar devam ederse bu sayının hızla artması bekleniyor."
Entegre Gıda Güvenliği Aşamaları Sınıflandırması (IPC)'ne göre; Gazze'nin tüm nüfusu akut gıda güvensizliği yaşıyor ve yarım milyon insan açlıkla karşı karşıya. UNRWA ve Dünya Gıda Programı, mevcut tüm yardım stoklarını tüketmiş durumda.
11 Nisan 2025’te Filistin sivil toplum ağı, Gazze’de kıtlığın ileri bir aşamaya geçtiğini ilan etti. Bu açıklamayı, Filistin Devleti’nin Gazze Şeridi’ni resmen 'kıtlık bölgesi' ilan etmesi ve acil uluslararası müdahale çağrısında bulunması takip etti. Bu çağrı, BM Şartı’nın 99. Maddesi kapsamında harekete geçilmesini de kapsıyor. Kıtlığa bağlı ölümler şimdiden başlamış durumda ve mevcut koşullar devam ederse bu ölümlerin hızla artacağı öngörülüyor. IPC’nin 5. Aşaması olan “Felaket” seviyesine ulaşma riskinin yüksek olduğu belirtiliyor; bu nedenle derhal harekete geçilmesinin hayati önem taşıdığı ifade ediliyor.
Çağrı yapılan tespitlerde, Gazze’ye girmeye hazır 3.000’den fazla yardım tırı ve 116.000 metrik ton gıdanın bulunduğu, ancak bu yardımların İsrail tarafından engellendiği belirtiliyor. Bu engellemenin, uluslararası hukukun temel ilkelerine aykırı olduğu ve Uluslararası Adalet Divanı’nın Güney Afrika – İsrail davasında aldığı bağlayıcı ihtiyati tedbir kararları da dahil olmak üzere, çeşitli uluslararası hukuk hükümlerine rağmen devam ettiği ifade ediliyor. Söz konusu kararların üzerinden bir yılı aşkın süre geçmesine rağmen, bu yükümlülüklerin yerine getirilmediği vurgulanıyor.
Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri António Guterres “yardım tartışılmaz bir konudur… Yardımların girişi derhal yeniden sağlanmalıdır… İnsani yardıma hiçbir engel konmamalıdır… Bu, sadece destek beyanı verip yola devam edilecek bir zaman değildir” açıklamasında bulundu.
29 Nisan 2025 tarihinde, BM İnsan Hakları Yüksek Komiseri Volker Türk ise, hayat kurtaran yardımların tamamen çökmesi konusunda uyarıda bulunarak şunları belirtmiştir: “Üçüncü devletlerin, bu tür davranışların derhal durdurulmasını sağlamak için uluslararası hukuktan doğan açık yükümlülükleri vardır ve buna göre hareket etmeleri gerekir.”
Diplomatik İnsani Konvoy Derhal Yola Çıkmalı
Tüm bu acil ve hayati çağrılar doğrultusunda, Refah Sınır Kapısı üzerinden Gazze'ye acil olarak bir Diplomatik İnsani Yardım Konvoyu düzenlenmesi ve sevk edilmesi gerekliliği bir kez daha vurgulandı.
Law for Palestine (L4P) ile dünya çapında pek çok insan hakları örgütünün imzacı olduğu ortak çağrı devletleri, Refah Sınır Kapısı’nda bekleyen yardım kamyonlarına eşlik etmek ve onlarla birlikte Gazze'ye girmek suretiyle en üst düzeyde resmi diplomatik heyetler göndermeye ve insani yardım konvoyuna katılmaya çağırıyor.
Bu amaçla çağrıda yer alan talepler;
- Tüm devletler, Refah Sınır Kapısı’nda bekleyen yardım kamyonlarına eşlik etmek üzere resmî diplomatik heyetler göndererek insani yardım konvoyuna katılmayı açıkça kamuoyuna taahhüt etmelidir. Konvoyun hareket tarihi yakında açıklanacaktır. Devletler ayrıca, yardımların silah olarak kullanılması ve İsrail'in yardım çabalarını militarize eden ve BM kurumları ile insani yardım aktörlerini devre dışı bırakan dağıtım mekanizmalarını reddetmelidir.
- Tüm devletler, insani yardım konvoyunun geçişini kolaylaştırmak ve yardım malzemeleri, sağlık ekipleri ile yardım çalışanlarının acil, engelsiz ve güvenli geçişini sağlamak üzere Birleşmiş Milletler ve Mısır Hükümeti ile koordinasyon içinde hareket etmelidir.
- Devam eden zulümlere suç ortağı olan bazı hükümetler konvoya katılmamayı tercih edebilir; ancak bu ülkelerin diplomatları, milletvekilleri ve bakanları, kişisel sıfatlarıyla bu insani konvoya katılmaya çağrılmaktadır.
- Uluslararası medya kuruluşları, konvoya eşlik etmeye; tanıklık etmeye, kıtlığı belgelemeye ve Gazze’yi açlığa mahkûm eden ablukayı kamuoyuna açıklıkla duyurmaya çağrılmaktadır.
- Sivil toplum örgütleri, sendikalar, öğrenci grupları, siyasi partiler ve dayanışma ağları dahil olmak üzere uluslararası sivil toplum, derhal harekete geçmeye; hükümetlere, konvoyu desteklemeleri ve maddi, siyasi ve toplumsal destek sağlamaları için baskı yapmaya çağrılmaktadır.
- Birleşmiş Milletler, doğrulanmış veriler ışığında Gazze’yi resmen kıtlık bölgesi ilan etmek için gerekli tüm değerlendirme ve prosedürleri derhal tamamlamalıdır. Ayrıca, Diplomatik İnsani Yardım Konvoyu’nu kolaylaştırarak, destekleyerek ve bizzat katılarak bu ortak çağrıya destek vermelidir. Bu bir insani zorunluluktur.
Çağrının uluslararası hukuk, ortak ahlak, Soykırım Sözleşmesi, ICJ'nin geçici tedbirleri, BM Şartı ve BM, OIC, Arap Birliği ve Avrupa ve Afrika Birlikleri tarafından kabul edilen çok sayıda karara dayandığı belirtiliyor.
Çağrıda, harekete geçilmemesi halinde açlığa bağlı kitlesel ölümlerin artabileceği, ciddi ihlallerin devam edeceği ve uluslararası hukuk sisteminin zayıflayabileceği uyarısı yer alıyor. Gazze'de derinleşen insan hakları ihlallerine son vermek için somut adımlar atılması talep ediliyor: Gazze'yi yaşatın. Açlığı sona erdirin. Ablukayı kaldırın. Geçiş noktaları açın. Diplomatik İnsani Yardım Konvoyunu hemen başlatın.