Ana içeriğe atla
Image
Haber yatay görseli
Share

Amargi Kış: Geriye Kalan Zaman

Amargi Dergi'nin Kış 2010 sayısında dosya konusu "Geriye Kalan Zaman". Dosya dışı yazılarda ise kadın istihdamından zaman ve sürekliliğe, imajların yeniden üretiminden kadınların adalet arayışına pek çok konuya yer var.

Amargi Dergi'nin Kış 2010 sayısında dosya konusu "Geriye Kalan Zaman". Dosya dışı yazılarda ise kadın istihdamından zaman ve sürekliliğe, imajların yeniden üretiminden kadınların adalet arayışına pek çok konuya yer var.

Feminist teori ve politika dergisi Amargi'nin Kış 2010 sayısı çıktı. Bu sayının dosya konusu, "Geriye Kalan Zaman".

Yayın kurulu, "Geriye Kalan Zaman" dosyasında hem zamandan hem de onunla ilişkimizden, hatırlamaktan ve unutmaktan bahsediyor. Kapak fotoğrafı, Emine Ceylan'dan.

Dosyanın ilk yazısı, mitlerin ve rüyaların zamanından konuşuyor. Penelope gibi zamanı sökerek durduran bir kadından, zamanı rüyalarda tanımaya çalışan bir başkasından söz ediyor Nuran Kalpakçı. Zeynep Direk, Antigone'nin hikayesinde "yaşanmadan kalan" bir olanağa, ataerkil zamansallaşma ve tinselleşme içinde kadının temsil ettiği farklılığa dikkat çekiyor.

Dilek Şentürk ve Yıldız Ramazanoğlu'nun yazıları, zamanın "geçen", "yürüyen" bir şey olmadığını, geçmişin hep bugünde varkaldığını hatırlatıyor bize. Kadın kuşaklarının hem farklı hem de birbirine eklenen yazgılarını ondördündeki üç kızın hikayelerinde okuyoruz.

Saime Tuğrul, bedensel hafıza üzerine yazarken, Fethiye Çetin, zamanın ve hatırlamanın politikanın kalbinde durduğunu, vicdanlarımızın ve ruhlarımızın sağalmasında hatırlamanın nasıl bir ihtiyaç olduğunu anlatıyor.

Zeynep Ergun, Yaprak Dökümü romanının baş karakteri Ali Rıza Bey'in zaman içinde erkeklik konumunu elde etmek ve korumak için verdiği mücadeleyis, sonra da bu mücadelenin erkeklikten bir anlamda çekilmeyle nasıl "mutlu son"a vardığını ele alıyor.

Tennur Baş, "Lekesiz Zihin" başlıklı yazısında "Canınızı yakan hatıralardan vazgeçmek ister miydiniz?" diye soruyor. Oya Kasap, "Auschwitz'den Sonra: Hiroshima Sevgilim"le bu sorunun bireysel değil, kolektif bir soru olabileceğini hatırlatıyor.

Gizem Ekin Çelik dosyaya "Hatırlıyorum Belki" başlıklı yazsıyla katkıda bulunuyor. Bişeng Özdinç, "Bir Kadının Yaşamöyküsünü Belgelemek" yazısıyla artık hayatta olmayan, hayattayken de "tarihin içinde" yer almamış bir kadını, "büyük halasını" tanıtıyor.

Dosyanın son yazısı, Elif Ekin Akşit'ten. Battal Gazi Destanının yüzlerce yıl kadınlar tarafından aktarıldıktan sonra nasıl "kadından arındırıldığını" tartışıyor.

Feminist tartışmalarda, Kadın Emeği ve İstihdamı Girişimi'nin (KEİG) bir metni yer alıyor. Metin, Gülnur Savran'ın derginin geçtiğimiz sayısında yayımlanan ve "kadın emeği ile ilgili tartışmaların fırsat eşitliği meselesine düğümlenmesine" ilişkin eleştirisini tartışıyor.

Selda Tuncer, zaman ve süreklilik konusunu feminist hareketin mirası çerçevesinde ele alırken, Ayşegül Sönmez, imajların yeniden üretimini irdeliyor.

Dergiye Eylem Sevik, Sema Aslan, Gözde Kıral, Türkan Kırlıoğlu Kentel, Emek Çaylı, Emet Değirmenci, Handan Çağlayan ve Nazan Yalçın da yazılarıyla katkıda bulunuyor. (BB)

* Amargi Feminist Dergi ile ilgili ayrıntılı bilgi için tıklayın

http://bianet.org/bianet/kultur/126723-amargi-kis-geriye-kalan-zaman

Share
İlgili Eğitim