Ana içeriğe atla
Image
Haber yatay görseli
Share

TÜDEF - Basın Açıklaması

Çevre ve Orman Bakanlığı ve UNDP tarafından yürütülmekte olan İklim Değişikliği Eylem Planı (İDEP) projesi ile ilgili olarak nihai taslak için görüş istendi. TÜDEF olarak projeye destek verdik ve görüşlerimizi ilettik. Ancak, görüşümüz daha önce olduğu gibi işleme konulmadı. Asıl önemlisi, bu konuda söz söyleyen sivil toplum örgütlerinin de görüşü nihai bildiriye yansımadı. Çarpıcı olan yan ise iklim değişikliği ile ilgili plan tamamen mevcut fosil politikalarından oluşuyor ve eylemsizlik, hedefsizlik içermesidir.

Çevre ve Orman Bakanlığı ve UNDP tarafından yürütülmekte olan İklim Değişikliği Eylem Planı (İDEP) projesi ile ilgili olarak nihai taslak için görüş istendi. TÜDEF olarak projeye destek verdik ve görüşlerimizi ilettik. Ancak, görüşümüz daha önce olduğu gibi işleme konulmadı. Asıl önemlisi, bu konuda söz söyleyen sivil toplum örgütlerinin de görüşü nihai bildiriye yansımadı. Çarpıcı olan yan ise iklim değişikliği ile ilgili plan tamamen mevcut fosil politikalarından oluşuyor ve eylemsizlik, hedefsizlik içermesidir.

Tüdef, Ankara Fotoğraf Sanatçıları Derneği ve Odtü Mezunlar Derneği ile ortak açıklamamızı aşağıda bulabilirsiniz.
Ali ÇETİN
Genel Başkan Yardımcısı

Çevre Bakanlığı İklimi Öldürmesin!

Çevre ve Orman Bakanlığı, İklim Değişikliği Eylem Planı-İDEP adı altında iklim değişikliğini durdurma iddiası altında iklimi öldüren bir çalışmayı sonuçlandırma noktasına geldi. Bu çalışma ile iklim değişikliğine karşı savaşımın yapılacağı ve bu sürece sivil toplumumun da katkı koyduğu iddia ediliyordu. Ancak iklim değişikliği çalışmasının geldiği bu noktada bu çalışma ne bizim görüşlerimizi ne de bilimsel gerçekleri yansıtıyor: Çünkü;

1- İDEP ulusal ve detaylı hiçbir hedef vermemektedir. 140 ülke Kopenhag Uzlaşması

çerçevesinde hedeflerini ve projelerini ortaya koymuşken, Türkiye’nin daha bitiremediği

planda hiçbir sera gazı azaltım hedefi yer almamaktadır.

2- Varolan hedefler tamamen iklimi öldüren hedeflerdir. Planda 2023 için bütün

kömürlerimizi yakacak santral, bütün dereleri yok edecek baraj (HES) hedefleri gibi hedefler

yer almaktadır.

3- Önerilen eylemler tamamen asıl işlerin engellenmesi içindir. Örneğin “Tramvay, hafif raylı

sistem ve metro alternatiflerinin, bu teknolojilerin gerektirdiği yolculuk talebinin var olması

durumunda değerlendirilmesi” gibi bir eylem 2020 hedefi ile planda yer almaktadır. Daha

açıkçası çevre Bakanlığı metro alternatifi için Türkiye’de henüz TALEP YOK demektedir.

4- Eylemler, iklim değişikliğinden etkilenecek tüketicilere fatura ödetmeyi hedeflemektedir.

Örneğin Çevre Temizlik Vergisi’nin yükseltilmesi eylem olarak konulmuş, ancak bu kaynağın neden atık yönetimine gitmediği konu edilmemiştir. Benzer şekilde, “Demiryollarında yük taşımacılığında özel sektör payının arttırılması” gibi tüketiciler için özelleştirme politikaları yer almaktadır. Oysa tüketicilerin “daha fazla özelleştirme” gibi talepleri ASLA YOKTUR. Bu ve bir dizi nedenden dolayı,Çevre Bankalığının öncülünde hazırlanan eylem planının, iklim değişikliğine karşı mücadele adı altında bizleri ve dünyamızı kandırmaktan öte bir hedefi yoktur. 2,5 yıl içinde 300 bin dolarlık dış finansman ile Çevre ve Orman Bakanlığı ve UNDP tarafından yapılan bu projenin sonuçta iklimi öldürmesi kabul edilebilecek bir durum değildir. Ayrıca, bilimin küresel sera gazı salınımlarının 1990 yılına göre 2050’ye kadar %90 azaltılması gerektiğini söylediği bir ortamda zaten Türkiye’nin kendi salınımlarını şimdiden 2’ye katladı. Bu planla, salınımlarını 2020’de 4’e katlamasını mümkün hale getirecek bu plan açıkça ciddiyetsizliktir.

Bilimin şart koştuğu gerçekleri ve bu gerçekleri yeryüzündeki yaşam için savunan sivil toplumu göz ardı eden iklim değişikliği eylem planını kabul etmediğimizi, hedef ve azaltım eylemi içermeyen her adımın karşısında olacağımızı duyururuz.

Share
İlgili Eğitim