Ana içeriğe atla
Image
Haber yatay görseli
Share

Türkiye’de azınlıklar haklarını savunan grupların örgütlenme özgürlüğü: Gelişmeler memnuniyet verici ancak daha büyük reformlar gerekiyor

Avrupa - Akdeniz İnsan Hakları Ağı (EMHRN) Örgütlenme Yoluyla Özgürlük: Türkiye’de Azınlık Haklarını Savunan Grupların Örgütlenme Özgürlüğü isimli en son raporunun bulgularını paylaşmak ve ilgili paydaşlarla görüşmek için 15-17 Ekim tarihlerinde İstanbul ve Ankara’ya delegasyon gönderdi.

Avrupa - Akdeniz İnsan Hakları Ağı (EMHRN) Örgütlenme Yoluyla Özgürlük: Türkiye’de Azınlık Haklarını Savunan Grupların Örgütlenme Özgürlüğü isimli en son raporunun bulgularını paylaşmak ve ilgili paydaşlarla görüşmek için 15-17 Ekim tarihlerinde İstanbul ve Ankara’ya delegasyon gönderdi.

Rapordaki bulgular Türkiye’de azınlıklar ve örgütlenme özgürlüğüne ilişkin son yıllarda yapılan pozitif reformlara rağmen azınlık alanında çalışan STK’ların-anayasanın içeriği veya yasaların uygulanmasından kaynaklı maruz kaldıkları kısıtlamalar sonucu-hala ciddi engellerle karşılaşmaya devam ettiğine dikkat çekiyor.

EMHRN delegasyonu raporun bulgularını paylaşmak için azınlık alanında çalışan çeşitli sivil toplum kuruluşlarıyla aynı zamanda Başbakanlık İnsan Hakları Başkanlığı, AB Bakanlığı, Parlamento üyeleri ve AB Türkiye Delegasyonu ile görüştü.

Barış ve Demokrasi Partisi (BDP) milletvekili Erol Dora raporun Türkiye’ye yönelik azınlık hakları ile ilgili olarak uluslararası antlaşmaları onaylarken koyduğu çekinceleri kaldırmalıdır tavsiyesiyle hem fikir olarak “Türkiye ya da bir başka devletin BM veya diğer uluslararası anlaşmalara kısmen uymasının mantığı yok-bu anlaşmalara uyma konusunda çekince konulmamalıdır” dedi.

Aslında, Türkiye’nin örgütlenme özgürlüğü ve azınlık konularını ele alışı hala uluslararası standartların gerisinde. Birçok dernek hala devletin birliğini bozabilecek ve dolayısıyla da yakından takip edilmesi gereken oluşumlar olarak görülüyor; LGBTT hakları organizasyonları gibi diğer derneklerin zorla kapatılıyor; birçok dernek üyesi de özellikle terörle mücadele yasası kapsamında tutuklanıp ve yıllarca cezaevinde tutuluyor. Bilhassa devlet yetkililerinin reformlar sonucu yürürlüğe giren yeni yasal hükümlerin haklar ve özgürlükleri kısıtlayacak şekilde değil koruyacak ve geliştirecek şekilde uygulamasının sağlanmasına yönelik ihtiyaç var.

Türkiye’de azınlıklara yönelik muamele ve haklarının savunulması için özgürce örgütlenme konuları ile ilgili olarak Rapor elde ettiği bulgular doğrultusunda Türkiye hükümetine aynı zamanda Avrupa Birliğine ve AB üye devletlerine tavsiyelerde bulunuyor. Rapor gelişmelere rağmen diğerlerinin yanı sıra Türkiye’deki Terörle Mücadele Yasası, azınlıkların korunmasına yönelik eksiklik, dernek kurma ve faaliyetlerini yürütme konusundaki ağır prosedürlere ilişkin daha büyük reform gerektiğinin altını çiziyor.

EMHRN Merkez Yürütme Kurulu üyesi Wadih Al-Asmar devlet temsilcilerinin dile getirdiği görüşlerle ilgili olarak “hükümet ve yetkililer tüm yurttaşlar için istikrar ve eşit haklar arasında var olan pozitif ve ilişkileri güçlendirme konusunu akıldan çıkarmamalı” dedi.

EMHRN Türkiye hükümetini yeni anayasa oluşturma öncesinde hakların tüm yurttaşları kapsaması ve herkes için garanti edilmesi vasıtasıyla ülkenin demokratik yapısının güçlendirilmesiyle samimiyetle ilgilenmesi çağrısında bulunuyor.

Raporun tamamını okumak için: http://www.euromedrights.org/files.php?force&file=FoA_Turkey_report_turkish_607170555.pdf

Share
İlgili Eğitim