Ana içeriğe atla
Image
yerelleşme savunuculuk grubu
Share

Yerelleşme Ne Demek?

Hayata Destek Derneği, İnsan Kaynağını Geliştirme Vakfı (İKGV) ve Sivil Toplum Geliştirme Merkezi’nin (STGM) inisiyatifiyle ilerleyen Yerelleşme Savunuculuk Grubu olarak, insani yardımı iyileştirmeyi hedefleyen ‘yerelleşme’ye inanıyor ve bu konunun gündemden düşmemesini önemsiyoruz. Tam da bu sebeple bir dizi yayına başlıyoruz.

#YerelleşmeNeDemek isimli bu dizide, bütün üyelerimiz ‘yerelleşme’nin kendileri için ne anlama geldiğini tarif edecek; yerelleşmenin sahadaki karşılığını açıklayacak ve çabalarının çıktılarını paylaşacak.

Yerelleşme, ne kadar konuşulursa o kadar iyi… İnsani yardım ne kadar yerelleşirse o kadar etkili…

Yerelleşme Nedir?

İnsani yardım bağlamında yerelleşme ‘afetten etkilenmiş toplulukların ihtiyaçlarının en etkili, verimli ve ilkeli bir şekilde karşılanması için yerelin güçlendirilmesi’ şeklinde tarif edilebilir. 

Yerelin güçlendirmesi, hem yerel aktörlerin (STÖ’ler, kamu /yerel yönetim), hem de etkilenmiş birey ve toplulukların kapasitelerini desteklemeyi ifade eder.  Yerelleşme insani yardım çalışmalarında etkinlik ve verimliliğin, güç dengelerinin değişimi ile mümkün olduğunu teslim eder. Yerel aktörlerin insani yardımda politika ve uygulamaya dair karar mekanizmalarına etkin katılımı, özellikle finansal alanda daha çok kaynağın yerele aktarılması ile sağlanabilir. 

Yerelleşme insani yardım gündemine ilk kez Mayıs 2016’daki ilki İstanbul’da düzenlenen İnsani Yardım Zirvesi’nde oturdu. STÖ’lerin, BM ajanslarının, akademinin, kamu kurumlarının, özel sektörün ve siyaset insanlarının bir araya geldiği toplantıda, yerelleşme, insani yardım sisteminin mevcut kusurlarını iyileştirmek üzere ortaya atılan ve en fazla kabul gören çözüm önerisi olarak karşımıza çıktı. Zirvede, Türkçeye ‘Büyük Uzlaşma’ diye çevrilen ‘Grand Bargain’ anlaşması ile yerelleşme taahhütleri imzalandı. Akabinde kurulan küresel ve bölgesel ağlar, insani yardımı daha yerel, daha az bürokratik hâle getirecek bu taahhütlerini takip etmeye başladı.

Büyük Uzlaşma (Grand Bargain) ile;

  • İnsani yardım zincirinde daha çok şeffaflık,
  • Küresel fonların yerel aktörlere aktarılması,
  • Yerel paydaşların liderliğine ve kapasitelerine yatırım,
  • Hibelere erişimde donör kurallarının esnetilmesi,
  • Raporlama yükünün azaltılması,
  • Fonların uzun süreli (çok-yıllı) verilmesi,
  • Akit yardımı programlarının artması hedeflendi. 

Uzlaşmaya, bugüne kadar aralarında donörler, BM ajansları ve uluslararası STÖ’ler bulunan 63 kurum imzasını attı.

İlgili Eğitim